Saymak

 SAYMAK: Üzerinde Cenâb-ı Hakk’ın ismi yazılı olan paralan saymak; ilimden istifâdedir. Üstünde suret bu­lunan paraları saymak; bâtılla meşguliyete/ inci saymak;

Kur’ân okumaya işarettir. Kiremit veya taş parçası say­mak; lüzumsuz şeylerle uğraşmaktır.

Zayıf öküzler saymak; kıtlığa/ semiz Öküzler saymak; bereketli senelere, deve saymak; büyük hayra, feyze ve kazanca, sultân için ganimete delâlettir.

Kirmâni (R.A.) bu rüyayı şöyle yorumluyor; Bir; tevhîd ve îmâna, iki; ebeveyne, yahut doğru sözlü iki şahide, işaret eder. Üç; verilen sözü tutmaya, dört; kabul olacak duaya, toplu mala, bir rivayete göre evliliğe, beş; baht açıklığına yahut beş vakit namaza delâlet eder.

Bâzıları dediler ki: Bir; mübarek sayıdır. İki; belâdan kurtuluş ve düşmana karşı zaferdir. Üç; iyi değildir. Dört; hayırlıdır. Beş; güzel ve hayırlıdır. Altı; faydalı bir şey yapmaktır, işi tamamlamaktır. Yedi; iyi sayılmaz. Fakat, bir görüşe göre, hacdır. Bir kısım tâbirciye göre, rüyasında yediye kadar sayan kadın, hâmileyse; kolay doğum yapar. Sekiz; bâzılarına göre, iyi sayılmaz. Bir rivayete göre ise, devlet başkanına yakın ouştur. Dokuz; iyi değildir. Fakat, başka bir görüşe göre, düşmana karşı delil getirmektir. On; din ve dünyâ hayatı için, murattır. Rüya sahibi arzusuna kavuşur. Onbir ve on iki de böyle yorumlanır. Rüyada onüç (*) rakamı iyi değildir. Ondört

(*) 13 rakamını rüyada görmek; tâbirciler tarafından iyiye yorulmamıştır. Bu bir rüya tâbiridir. Hıristiyanların 13 sayısını uğursuz saymalanyla alâkası yoktur. İkisi birbirine karıştırılmamalı, arada benzerlik aranmamalıdır. Hıristiyanlar Hz. İsa’ya 13 havarisinden birinin ihanet etmesinden dolayı, 13 rakamım uğursuz saymışlar, böylece dinlerine bir şey daha İlâve ederek, hıristiyanlığı asıl halinden biraz daha uzaklaşhrmışlardır. Bir müslümanm 13 rakamının uğursuzluğuna inanması, üç beş hayalperestin sözünü Allah Kelâmına tercih etmesi demek olur. Bu ise Allah (C.C.) korusun insanı bir anda küfre götürür. Bugün yeryüzündeki incil Allah Kelâmı değildir. Hıristiyanlar, onu bozmuşlar, kendi uydurduklarını, ilâhi emirler gibi sağa sola yaymışlardır. Bizim dinimizde her gün hayırlı, her sayı uğurludur. Gayr-ı rnüslimlerin bir tek ama bir tek sözünü bile Allah Kelâmı olarak kabul edip, onlann âdetlerine tâbî,olmak; bizi helake götürmeye yeter. As­lında olmayan bir sözü, Hz. Peygamberimiz (SA.V.)e mâl etmek, onu Hâdis-i Şerif gibi göstermek veya Kur’ân-ı Kerim’de mevcut olmayan bir hükmü yahut sıkıntıdan sonra selâmet ve murattır. Onbeş rakamı; be­reket ve adalettir. Onaltı; uzun bekleyişten sonra murada kavuşmaktır. Onyedi; Bâtıl yerlere sarfedilen mala tekrar kavuşmak ve güzel bir akıbete nail olmaktır. Onsekiz; iyi değildir. Bir rivayete göre, büyüklerle münâsebettir. On-dokuz halkla düşmanlıktır. Yirmi; kuvvet, zafer ve mu­rattır. Otuz da zaferle yorumlanır. Krrk; işlerde güçlük ve şaşkınlıktır. Elli; rüya sahibinin ömrünün tamamıdır. Alt­mış; tevbe edilmesini ikâz eder, iyi değildir. Yetmiş; ih­tiyacın bir müddet sonra yerine gelmesi ve sultândan kor­kudur. Rüyada yetmiş sayısı ekinlerle alâkalı ise, iyi değildir. Bir rivayete göre, hayırsız bir kimseye yal­taklanmaktır. Seksen; zina ile suçlanıp, kırbaçlanmaktır. şahsî bir içtihadı, dinimizin gerçek kâidesiymiş gibi takdim etmeye çalışmak da; böyle küfürdür. Çok şükür Kur’ân bâzı din istismarcıları ve O’tıu asla an­lamayacak câhiller, hatta hâinler tarafından bozıılamayacakttr. Çünkü “O” Rabb-M Âlemin’in muhafazası altındadır. Bize düşen, doğruları arayıp bul­maktır. Bilmeliyiz ki bizim kitabımız Kur’ân-t Kerim, “OKU” emriyle baş­lamaktadır.

Yılbaşı kavramı ve buna bağlı olarak yapılan kutlamalar da akıl almaz de­recede bâtıldır, bu bâtıldan meddet ummak ise, cahilliğin ötesinde zavallılıktır. Yılbaşı, Hz. İsa’nın doğumundan 350 sene sonra Roma’da ortaya çıkmıştır. Bu de­virde Roma imparatorluğunda güneşe tapılıyordu, imparatorluk, güya güneş tanrılarının doğum günü ile Hz. Isa’nınkini birleştirdi ve 25 Aralığı hem onun doğum günü hemde yılbaşı olarak kutlamaya başladılar. Bu komik âdet daha sonra bütün dünyâya yayıldı. Ruh, din ve milliyet fukarası bâzı şuursuzlarla, hâinler bunu ülkemize de soktular. Romalıların 25 Aralık tarihim tercih etmelerinin sebebi şudur: 24 Arahk’a kadar çok kısa olan kış günleri, 25 Aralıktan İtibaren uzamaya başlıyordu. Put­perest Romalılar, tanrıları (!) güneşin kendilerine yeniden dönüşü şerefine 25 Aralık gününden itibaren çılgınlar gibi eğlenmeye, dualar etmeye başlarlardı. Bugün kendilerini dünyânın medeni ve ileri insanları zannedenler, kıt akıl­larının tabiî neticesi olarak halâ yüzyıllar öncesinin ilim câhili toplumlarıyla aynı şeyleri kutluyor, onlarla aynı aptallık terazisini paylaşıyorlar. Bugün bilgi top­lumunda yaşamaya hakkı olunanlar, böyle köhne ve bâtıl âdetlerin peşinden git­meyenlerdir. Başka bir görüşe göre bu sayı, berekettir. Doksan; ileri gelen kadınlardan evlilik teklifi almak ve onlardan fayda sağlamaktır. Rüya sahibi ehilse, vâlî olur. Yüz; düşmana karşı galibiyet ve murattır. Fakat, bu sayının zıha ile suç­lanmaya, işaret ettiğini söyleyenler de vardır. Kendisi için hububatla yüz tane sayıldığını görmek; hayır, bereket, rahat geçim ve başkanlıktır, iki yüz; mağlûbiyet, üç yüz; muradın gecikmesidir. Dört yüz; galibiyet, beş yüz; işlerin duraklaması, altı yüz; selâmettir. Yedi yüz; sayısını görenin işleri, müşkül, zor, zahmetli ol­makla beraber, âhir ömründe hayır bulur. Sekiz yüz, zafer ve kuvvettir. Dokuz yüz sayısını gören; düşmanına ye­nilir. Bin; kuvvet ve zaferdir. iki bin; iyi sayılmaz. Üç, dört, beş ve altı bin; kuvvet, bereket, zafer ve murattır. Yedi bin, sayısını görenin, işleri pek akın gitmez. Bir rivayete göre, rüya sahibinin kısmeti bağlıdır. Sekiz, dokuz, on ve yirmi bin; hayırdır. Otuz bin; uzun müddet bekledikten sonra arzuya nail olmaktır. Kırk bin; zafere işarettir. Elli bin; yorgunluk, meşakkat, ve tedbirsizliktir. Altmış bin; sıkıntıdan sonra selâmettir. Yetmiş, seksen, doksan ve yüz binle fazlası, refah, zafer ve murattır. Eliyle sayılar saydığını gören; harcadığı şeyden dolayı, pişmanlık duyar. Bâzı tâbirciler sayı rüyasını terfiyle yo­rumlamışlardır. Meselâ on; onbaşılık, yüz; yüzbaşılıktır. Sayı saymak; borçlular dışında herkes için hayırdır.